Devlet teşviki ile 7 Ayda 163 bin vatandaşımız iş imkanı buldu
Hyundai Assan İzmit Fabrikasında gerçekleşen Hyundai İ20 Seri Üretim Töreni, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mustafa Varank ve Vali Seddar Yavuz’un katılımlarıyla gerçekleştirildi.

“DAHA GÜÇLÜ EKONOMİK ORTAKLIKLARA DA DÖNÜŞTÜRÜYORUZ”
Hyundai Assan Başkanı Ickkyun Oh, Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar ve Kore Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Hong-gi Choi’nin konuşmalarının ardından Güney Kore ile kadim dostluğumuz, kan kardeşliğimiz olduğunu vurgulayan Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mustafa Varank yaptığı konuşmalarında; “Ülkemiz otomotiv sektörünün gelişmesinde büyük katkıları olan Hyundai’nin; bu fabrikada üretilecek yeni i20 modelinin seri üretime başlangıç törenini gerçekleştirmek üzere sizlerle bir aradayız. Bu vesileyle her birinize hoş geldiniz diyor, sizleri saygı ve muhabbetle selamlıyorum. Güney Kore ile kadim dostluğumuz, kan kardeşliğimiz var. Aramızdaki coğrafi mesafeyi ortadan kaldıran, sarsılmaz insani bağlarımız var. Ülkelerimiz arasındaki stratejik ortaklığı, işte bunun gibi yatırımlar sayesinde, daha güçlü ekonomik ortaklıklara da dönüştürüyoruz.
BURADA YAKLAŞIK YILDA 85 BİN ADET İ20 ÜRETİLECEK
İçinde bulunduğumuz bu tesis, Hyundai’nin Güney Kore dışında, denizaşırı ülkelerde kurduğu ilk fabrika olma özelliğini taşıyor. Yıllık 240 bin adet üretim kapasitesi ve 1.7 milyar Dolarlık ihracat hacmiyle Hyundai Assan ilk 5’te yer alıyor. Birazdan açacağımız üretim hattı; 27 aylık sıkı çalışmanın ve 194 milyon Dolarlık bir yatırımın ürünü. Burada yaklaşık yılda 85 bin adet İ20 üretilecek. Böylece tek başına bu fabrika, dünyadaki İ20 üretiminin yaklaşık % 50’sini karşılayacak. Bu üretimin % 90’ı da ihraç edilecek. Burada üretilen i20 otomobillerinin yerlilik oranı % 60’ın üzerinde, elbette bu oran zamanla daha da artacak. Otomotiv sektörü, işte tam da bu yüzden çok önemli, bu yüzden ülkemiz sanayisinin lokomotifi. Sektör sadece kendisi için değil, sanayinin diğer alanları için de gelişim ve ilerleme fırsatları sunuyor. Tedarikçileri besliyor, büyütüyor, yeni oyuncuları ekosisteme kazandırıyor. Geçtiğimiz senenin ihracat şampiyonu, 31 milyar Doların üzerinde bir rakamla yine otomotiv sektörü oldu. 5 kıtada 200 ülkeye ihracat yapıyoruz. 200 binin üzerinde çalışan bu sektörden ekmek yiyor. Gerçekten muazzam bir üretim ve inovasyon ekosisteminden bahsediyoruz.
TÜRKİYE’NİN OTOMOBİLİ; BİR ARABA ÜREMİNİN ÇOK DAHA ÖTESİNDE
Tabi konu otomotiv olunca, Türkiye’nin Otomobiline de değinmeden geçmek olmaz. Biliyorsunuz 18 Temmuz’da Gemlik’te fabrikamızın temellerini attık. Tedarikçi seçimlerinin büyük bölümü tamamlanmış durumda. TOGG’un tedarikçileri arasında, daha önce hiçbir ana üreticiyle çalışmamış çok parlak girişimler, start-up’lar var. Bu firmalar yeni ve özgün işlere imza atıyor. Otomobilimizin kamerasını, akıllı yaşam teknolojileriyle etkileşimini ve artırılmış gerçeklik teknolojisi gibi yüksek katma değerli işlerini, gencecik Türk girişimleri üstleniyor. İşte milli bir otomobil yapmanın kıymeti de bu noktada ortaya çıkıyor. Böylece mevcut tedarikçilerimizi güçlendirmenin yanında, keşfedilmemiş genç yetenekleri de iş planımıza katıyoruz. Bu kabiliyetleri küresel rekabete de hazırlıyoruz. Böylece ekosistemi, özgün bakış açımızla ve kendi imzamızla temelden inşa ediyoruz. Bu manada sektörle sıkı işbirliği içinde hazırladığımız Mobilite Araç ve Teknolojileri Yol Haritasında kendimize somut ve iddialı hedefler koyduk.
2030 YILINDA; ELEKTRİKLİ, BAĞLANTILI VE OTONOM HAFİF VE AĞIR TİCARİ ARAÇ ÜRETİMİNDE AVRUPA’DA LİDER, DÜNYADA İLK 5’TE OLMAYI HEDEFLİYORUZ
Tüm modlarda üretilen araçlarda; yani otomobilden lokomotife, ticari araçlardan gemilere yerlilik oranlarını en az %’75’e çıkaracağız. 2030 yılında; elektrikli, bağlantılı ve otonom hafif ve ağır ticari araç üretiminde Avrupa’da lider ve dünyada ilk 5’te olmayı hedefliyoruz. Batarya modül, paket ve hücre yatırımlarıyla, ülkemizi Batarya Üretim Merkezi yapmak istiyoruz. Alt teknolojilerin üretilmesi de üzerinde hassasiyetle durduğumuz bir alan. Bu manada; elektrik-elektronik sektörlerinde üretim yapan yetkin şirketlerimizin, otomotiv sektörüne üretim yapmasını destekleyeceğiz. Elektrik motoru, inverter, yerleşik şarj cihazları, termal yönetimi ve kompresör gibi kritik bileşenlerde üretim yapan bir ekosistemi oluşturmanın peşindeyiz. Sektörün geleceğini; yazılım ve yapay zeka teknolojileri belirleyecek. Türkiye bu fırsat penceresinden en iyi şekilde faydalanabilecek entelektüel sermayeye sahip diyerek sözlerini bitirdi.