İnsanlar inanç, amel ahlak, yönünden üçe ayrılır: Güven verenler, samimi olanlar/ Müminler.
Hakkı, hakikati bilerek örten, güven vermeyenler/ Kafirler.
Güven verirmiş gibi durup ta güven vermeyenler/ Münafıklar.
Bu açıdan bakıldığı zaman her inancın, ideolojinin, düşüncenin, mümini, kafiri, münafığı vardır. Bu tanımlar felsefi, sosyolojik, psikolojik, tanımlar olup, fıkhı ve itikadı tanımlar değildir.
***
Hiçbir dinin, düşüncenin, ideolojinin, meşrebin, mezhebin, cemaatin, mümininden yani güven vereninden, samimi olanlarından korkmamıza gerek yoktur.
Onlardan zarar gelmez.
Çünkü onlar ellerine, dillerine sahip çıkarlar.
Hakkı hakikati mertçe örtenlere/ kafirlere gelince, tedbirimizi alırız, sırtımızı dönmeyiz.
Onlardan gelebilecek her türlü zararı bertaraf ederiz.
***
Lakin hangi inançtan, hangi ideolojiden, hangi düşünceden, hangi siyasi görüşten olursa olsun, mışmış yapanlar, menfaatlerine göre kalıptan kalıba girenler.
Bir öyle, bir böyle tutum alanlar.
Kişiliğini çıkarlarının, menfaatlerinin belirlediği, yapmadığı halde yapıyormuş gibi görünenler, inanmadığı halde, inanmış gibi görünen münafıklara gelince bunlara asla güvenilmez, yol yürünmez.
***
Bunlarda samimiyet, ihlas, sadakat, vefa, delikanlılık, mertlik yoktur.
Çıkarlarına helal geldi mi?
Seni yarı yolda bırakırlar.
Zoru gördüklerinde kaçarlar.
Bunlar konuştuklarında doğru konuşmaz, söz verdiklerinde sözlerinde durmaz, emanete edildiğinde ihanet ederler.
Ölçüyü tartıyı doğru yapmazlar.
Her olumsuzlukta panik ’e kapılırlar.
Her olumsuzluğu kendi aleyhlerinde zannederler.
Kendileri güven içinde olmadıkları gibi, başkalarında güven veremezler.
***
Güven veren güven içinde samimi olanlara/müminler gelince: Hangi mesleği, hangi iş, yaparsa yapasın, siyasi görüşü ne olursa, olsun, işini adam gibi yapan kişidir.
Yaptığı işte noksanlık olmaz.
Hilesi hurdası olamaz.
Ürettiği malın malzemesinden çalmaz.
Kaliteden ödün vermez.
Kaliteli mal ve hizmet üretir.
Kendini aldatmadığı gibi, başaklarını aldatamaz.
Söz, eylem, kabullerinde, samimidirler.
Gösterişe/riyaya uzak dururlar.
Ya oldukları gibi görünür ya da göründükleri gibi olurlar.
Kimseyi aldatmazlar. Kimse bunlardan zarar görmez.
Yalan başvurmazlar, arkadan iş çevirmezler.
Başkalarının başarısızlıklarından, zaaflarından, üzüntülerinden, mutluluk duymazlar.
Doğal çevreyi bozmaz, bütün mahlukata güven verirler.
İçinde yaşadıkları dünyanın Darus- selam/ Barış yurduna dönmesi için zalimlerin karşısında mazlumların yanında mücadele ederler.
Müminin: Zulüm, haksızlık, adaletsizlik, kötülük karşısındaki tutumunu Kuran Şairi Mehmet Akif Ersoy aşağıdaki dizelerde ne güzel ifade etmiş.
Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
Biri ecdadıma saldırdı mı, hatta boğarım! ...
-Boğamazsın ki!
-Hiç olmazsa yanımdan kovarım.
Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu...
İrticaın şu sizin lehçede manası bu mu?
***
Allah’ın kutlu Resulü (SAV):
‘’Din samimiyettir. Sahabesi kime karşı samimi olacaklarını sorduklarında. Allah a, Allah’ın kutlu elçisine, kitabına, müminlerin yöneticilerine ve bütün insanlara karşı samimi olmaktır’’ buyurdu. (Müslim İman 959
***
Allah bizlere alavere dalavere yapmama, arkadan iş çevirmeme, bir öğle bir böğle davranmama. Olduğu gibi görünen, göründüğü gibi olan, işinde, sözünde, kabulünde, samimi kullarından eğlesin. Konuştuğu zaman doğru konuşanlardan, söz verdiğinde sözünde duranlardan, emanete riayet edenlerden, ölçüyü tartıyı doğru yapanlardan, her zaman, her yerde, herkese karşı doğru, dürüst, adaletli olanlardan eğlesin.
Allah Ahirette insanların iman iddialarına, şekillerine, kalıplarına değil ’de samimiyetlerine, amellerine, ahlaklarına bakacak olursa, Ahirette de büyük sürprizlere hazır olalım.
Selam ve dua ile günümüz mübarek olsun…
Yorum yazarak Kocaeli Fikir Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Fikir Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Fikir Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Fikir Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Fikir Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Fikir Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Fikir Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Fikir Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)Emre KUKULOĞLU - Konu ile alakalı çerçeve bir yazı olmuş, umarım devamı gelir.Teşekkürler..
Yazılan yorumlardan Kocaeli Fikir Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Fikir Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Fikir Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.