Gündemimizde virüs var malum, gün be gün sayılarla yatıp, sayılarla uyanıyoruz.
Kolonyayla başlayıp güne, dezenfektanlarla günü bitiriyoruz.
Maske eldiven falan, günde 3 5 10 kere değiştiriyoruz doğal olarak...
Çamaşır suyu evlerimizin vazgeçilmezi oldu yine.
Ellerimizi yıkayıp başladığımız gün, duşta son buluyor.
Her gün çamaşır makinamız dolu ve çamaşırlıkta hiç yer yok.
Marketlerde günün her saatinde alışveriş yapıyoruz doğal olarak. Çünkü her şey belirsiz...
Normal koşullarda ihtiyacımız olmayan ya da evde çok bulundurmadığımız şeyleri de alma eğilimindeyiz çoğumuz, kıtlık psikolojisi...
Ya ihtiyacımız olursa?
Belki evden çıkarken gözlerimizle birbirimize sarılıyoruz, son görüşümüz olabilir mi ki sevdiklerimizi?
Dile getirmek sevimsiz de, ama içinizden geçmiyor mu sizin de?
Birine içimden geldiği halde, koskocaman sarılamayalı kaç gün oldu ki ?
Watsapp tan 2 ye 3 e 4 e bölünen ekranlardan akrabalarımızla görüşüyoruz. "Geçecek bugünler de diyoruz". Çalışıyorsanız, "kendine dikkat et olur mu" diye sevdiklerimizi tekrar tekrar uyarıyoruz.
Hep aklımızda, unutmamız mümkün değil...
Biraz ölüm acısı gibi hissettirdi bu durum bana sanki...
Şöyle ki; sevdiğiniz birini kaybedersiniz, kaybettiğiniz gün ve ilerleyen günlerde o acıyı hep hissedersiniz azalarak da olsa ya da azalmadan bilmiyoum, hiç unutmak istemezsiniz, aklınızdan bir an bile çıkmasın hissiyatı...
Yüzünü, bakışlarını, gülümsemesini, dokunuşunu, sesini hiç unutmayın istersiniz. Aklınızdan çıkarsa, unutursanız eğer bir anlığına, gülerseniz, iştahınız yoktur ama iştahınız varsa ve iştahla yemek yerseniz kötü hissedersiniz, içinizde bir yere dokunur ve acır. Unutmamam lazım diye beyniniz konuşur arka planda ya da kalbiniz...
Bazen toplumsal kodlarla bunu yaparsınız bazen de gerçekten acıyordur bir yer, içten gelir.
Durduramazsınız bu hissi...
Sarılamayacağınızı bilmek üzer, bu geçici dünyada benim yaşadığım zaman diliminde "o" da olsun, varlığını bileyim, güç alayım dersiniz...
Bu yukarıda saydıklarımın hiç birini hissetmemenizi temenni ederim, daha önce tecrübe etmediyseniz eğer...
Nasıl bir bağlantı kurdum peki ölüm acısı ve bu virüs durumu arasında?
Unutmamak anlamında ya da unutamamak mı desek bilemedim, hep aklımızda, istesek de unutamıyoruz.
Hiç aklımızdan çıkmıyor, izin vermiyor kendisi, kaygı düzeyimiz yüksek, sende bir birim, bende üç birim, ötekinde 15 birim...
İsmini vermeyeceğim bir ilde röportajdaki "bize uğramaz o, uydurma" diyen amcamı saymıyorum bu arada biz derken...
Ya da doğu illerinden birinde yaşayan " yok öyle bir şey, burada hayat aynı devam ediyor, diyen güzel kardeşimi bu durumun dışında tutuyorum tabi.
Bendeki durum şöyle;
Tam unutuyorum hiç yokmuş gibi bir saat pozitifim, gülüyorum espiri yapıyorum, hoop bir bilgi, bir mesaj bir diyolog. Eyvah diyorum unuttum.
Hemen içimdeki ses konuşmaya başlıyor, kaygı düzeyim yükseliyor, "ellerini yıka, kolonya hatta üstüne bir de dezenfektan"...Eve gidince çamaşır, yerler silinecek, mont dışarı, ayakkabılar balkona :)
Çoğumuz böyle yaşıyoruz tabi, sadece bana özgü değil.
Sonra diyor ki içimdeki diğer ses bu sefer " tedbir senden takdir Allah'tan Güliz" neyin korkusu bu kadar, sakin...
Tevekkül et...
Bunca uyaran varken unutmak mümkün değil elbette, unutup da hayal alemine de dalmayalım tabi...
Ama unutmak iyidir bazen...
Ne demiş Sevgili Nazım;
" Gitmek sadece bir eylemdir, unutmaksa koca bir devrim"
Aşkla.
Yorum yazarak Kocaeli Fikir Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Fikir Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Fikir Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Fikir Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Fikir Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Fikir Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Fikir Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Fikir Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.